Rahim Ağzı Kanseri  Nedir?

Evet, Smear ve Pap smear aynı testtir. Bu test, rahim ağzından alınan hücre örnekleriyle yapılır ve rahim ağzında hücresel değişiklikleri, enfeksiyonları veya kanser öncüsü lezyonları tespit etmeye yöneliktir. Yani, farklı isimler olsa da aynı işlemi ifade ederler ve kadın sağlığında önemli bir tarama yöntemidir.

Genç kadınlarda 21-29 yaş arasında, genellikle 3 yılda bir Pap smear önerilir. 30 yaş ve üzerindeki kadınlar ise HPV testi ile birlikte 5 yılda bir tarama yapabilirler. Ancak, risk faktörleri veya önceki sonuçlara göre doktorlar daha sık veya daha seyrek önerilerde bulunabilir. Düzenli tarama, rahim ağzı kanserinin erken teşhisi için önemlidir.

Smear testi, sadece hücresel değişiklikleri değil, aynı zamanda çeşitli enfeksiyonları da tespit edebilir. Bunlar arasında mantar enfeksiyonları, bakteriyel vajinoz, HPV enfeksiyonu, Trichomonas gibi paraziter enfeksiyonlar ve bazı viral enfeksiyonlar bulunur. Bu test sayesinde enfeksiyonlar erken teşhis edilerek uygun tedavi başlanabilir.

Erken dönemde rahim ağzı kanseri genellikle belirti vermez ve tesadüfen yapılan taramalarda saptanabilir. İlerleyen aşamalarda ise anormal vajinal kanama (özellikle ilişki sonrası veya ara kanamalar), kötü kokulu veya anormal vajinal akıntı, pelvik bölgede ağrı ve rahatsızlık gibi belirtiler görülebilir. Bu nedenle düzenli tarama çok önemlidir.

Pozitif sonuç, rahim ağzında hücresel değişiklikler veya HPV enfeksiyonu olduğunu gösterir. Bu durumda daha detaylı inceleme, kolposkopi ve gerekirse biyopsi yapılır. Tedavi ve takip planı oluşturulur. Pozitif sonuç, mutlaka kanser olduğu anlamına gelmez; öncül lezyonlar veya enfeksiyonlar da olabilir ve uygun tedavi ile kontrol altına alınabilir.

Rahim ağzı kanseri, rahim ağzında gelişen kötü huylu hücrelerin oluşturduğu kanser türüdür. En önemli neden HPV enfeksiyonudur ve genellikle uzun yıllar süren hücresel değişiklikler sonucu ortaya çıkar. Düzenli tarama ve HPV aşısı ile erken teşhis ve önlenme mümkündür. Belirtiler genellikle geç fark edilir, bu yüzden tarama çok önemlidir.

Erken evrede belirti vermeyebilir, bu yüzden tarama çok önemlidir. İlerleyen aşamalarda anormal vajinal kanama (özellikle ilişki sonrası, ara veya menopoz sonrası kanamalar), kötü kokulu veya renkli akıntı, pelvik veya bel bölgesinde ağrı ve rahatsızlık görülebilir. Bu belirtiler geç kalmadan hekime başvurmayı gerektirir.

En önemli neden HPV enfeksiyonudur. Özellikle yüksek riskli HPV tipleri, hücrelerde kalıcı değişikliklere yol açar ve kansere dönüşüm sağlar. Sigara içmek, bağışıklık sisteminin zayıflaması, çok sayıda gebelik, kötü hijyen ve cinsel yaşamda risk faktörü olan davranışlar da rahim ağzı kanseri gelişimine katkıda bulunabilir.

HPV enfeksiyonu, rahim ağzındaki hücrelerde DNA değişikliklerine neden olur. Uzun süre bu hücresel değişiklikler kontrol altına alınmazsa, zamanla hücreler kanserli hale gelir. Bu süreç tam olarak yıllar alır ve genellikle belirti vermeden gelişir, bu yüzden düzenli tarama hayat kurtarır.

Yüksek risk faktörleri arasında yüksek riskli HPV tipleri ile enfekte olmak, çok sayıda cinsel partneri olmak, cinsel yaşamda erken yaşta başlamak, sigara kullanımı, uzun süre doğum kontrol hapı kullanımı, bağışıklık sisteminin zayıflığı ve kötü hijyen koşulları sayılabilir. Ayrıca, düşük sosyoekonomik düzey ve eğitimsizlik de riski artırabilir.

Düzenli Pap smear ve HPV testi ile erken teşhis edilir. Gerekirse kolposkopi ve biyopsi yapılır. Biyopsi, rahim ağzındaki hücrelerin mikroskop altında incelenmesiyle kesin tanı konmasını sağlar. Tarama ve tanı yöntemleri, hastalığın erken evrede saptanmasına olanak tanır.

En sık görülen tipi squamous hücreli karsinomdur. Bu, rahim ağzındaki yüzeysel epitel hücrelerinden gelişir. Diğer türler arasında adenokarsinom bulunur; bu, rahim ağzındaki glandüler hücrelerden gelişir ve nadiren görülür. Her iki tür de farklı klinik özellikler gösterir.

En büyük bulaşma yolu HPV enfeksiyonudur. Genital teması sırasında, özellikle korunmasız ve çok partnerli ilişkilerle geçer. Kişisel hijyen ve cinsel sağlık önlemleri alarak bulaşma riski azaltılabilir. Virüs, cilt temasıyla veya mukozal yüzeyler aracılığıyla yayılır.

İlk olarak rahim ve pelvik bölgeye yayılır. Erken dönemde lenf nodlarına ve çevre dokulara ulaşabilir. İleri evrelerde, kanser uzak organlara (karaciğer, akciğer, kemikler gibi) metastaz yapabilir. Bu yayılım, tedavi başarısını zorlaştırır ve hastanın prognozunu olumsuz etkiler, bu nedenle erken teşhis kritiktir.